GRİ KENTİN ÖZGÜR ÇOCUĞU
Sevgili minnoş okurlarım;
Geri dönüşüm hızlı
oldu ve bu yazımda sizlere benim için ve bence Ankara için çok önemli bir
yerden bahsetmek isterim. Burası bir park. Bu Park öyle bir park ki küçük bir
alan kaplamasına rağmen insanda uyandırdığı his çok ayrı bir şey. Peki nedir bu
parkı bu kadar özel ve güzel kılan şey? Anlatayım;
Park binalarla
kaplı yapay, bitki örtüsünün çok zayıf olduğu bu gri, bir o kadar da kasvetli
şehrin oksijeni adeta. Her mevsim ayrı bir güzelliğe sahip, merkezi konumda, 7’
den 70’e herkesin rahatça yürüyüş yapabileceği, koşup oynayabileceği, arkadaşlarınla
şöyle müzik yapabileceğin özgür bir park. Ankara’da yaşayan ya da en azından
bir müddet burada bulunmuş insanlar ne demek istediğimi çok iyi anlar. Bu park
bende sanki köyümdeymiş hissi uyandırıyor. İnsanların birbirinden keskin
çizgilerle ayrılmadığı, her an herkesle iletişim kurabildiğin örneğin yoldan
geçen bir bisikletliyle kolayca arkadaş olabildiğin, bir köşesinde sakince
kitap okuduğun, etrafına baktıkça yeşilin vermiş olduğu huzuru hissettiğin bir
park. Şimdi bu güzel ve nadide parkı açıklama zamanı:
Evet işte o park o güzel ve naif park 👉 KURTULUŞ PARKI 👈 Hemen aşağıda sonbahardan
alınmış bir görüntüsünü görüyorsunuz. Sizce de insanın içini ısıtmıyor mu?
Özellikle kuşların cıvıldadığı, güvercinlerin sizinle beraber yürüdüğü zamanlar
öyle muhteşem bir his ki!
Kulaklığı takıp
sadece bir bankına oturup şöyle bir insanları gözlemleseniz yaşamınıza yeni bir
hobi eklenmiş olur. Özellikle evlere kapandığımız her yerimizin dört duvar
olduğu şu dönemde bizler için bir kaçış yeri. Şu sıralar Kurtuluş Parkında
özlediğim ve bir müddet daha yapamayacağım şey aklıma düşüyor. Üniversitedeki o
güzel kalpli arkadaşlarımla havuzun kenarındaki banklardan birinde oturup
sohbet etmeyi o kadar çok istiyorum ki. Ve bu aktiviteyi en çok Kurtuluş
Parkına yakıştırıyorum. Umarım 3 liraya masa tenisi oynayıp rahatça bisiklet
sürebileceğim günler yakındır. Sizlerin de bu parkı tanıma fırsatınız ya da
burada beraber bir çay içme fırsatımız olur. Sevgiler…
Ankara'yı özlettirdi bana yazınız. Gri renkli şehir tanımınız da güzel oturmuş. Umarım eski günlere dönülür en kısa zamanda:)
YanıtlaSilUmarım :))
SilLise dönemi bolca Kurtuluş Parkı'na giderdik.Anılar canlandı gözümde :)
YanıtlaSilAramıza hoş geldiniz...
Hoşbuldumm :))
SilÇok güzel!!!
YanıtlaSilTeşekkürlerr :)
Silne güzel bir parkmış fotoğrafınıza hayran kaldım sevgiler..
YanıtlaSilteşekkürler :)
SilBizim buralarda yok böyle yerler.
YanıtlaSilBu bakımdan şanslısınız diyebilirim.
:)
Ya da var da ben bilmiyorum.
Buda mümkün tabi.
Deep'den geldik bizede bekleriz.
YanıtlaSilAnkara'ya yolum tekrar düşerse doğa ile iç içe olan bu güzel parka uğramak isterim. Teşekkür ederim. :)
YanıtlaSilKahveler de benden o zaman.
SilMerhabalar.
YanıtlaSilBen de Ankara'da ikamet eden bir blogcuyum. "degirmendenmektupvar.blogspot.com" Beni sayfanıza çeken, blog sayfanızın ismi oldu. "Bisikletsiz Bisikletli" Bisikleti ve bisikletle gezmeyi, ya da spor yapmayı seviyorsunuz, ancak Ankara'da bisiklet kullanacak bir imkan olmadığı için, bisiklet kullanamıyorsunuz doğru mu anladım?
Kurtuluş parkını biliyorum. Benim de Ankara'da sevdiğim park alanlarından en güzelidir Kurtuluş parkı. Bu güzel paylaşımınız için emeğinize ve yüreğinize sağlıklar dilerim.
Selam ve saygılarımla.
Merhabalar.
SilÖncelikle evet Ankara' da pek bisiklet sürebilecek alan yok fakat artık yeni bisiklet yolları yapılmakta. Ben ulaşımını bisikletle sağlayan bir insanım. Bu yüzden trafikte ne kadar zor olsa da bisiklet kullanabiliyorum. Kaç kez ezilme tehlikesi atlattım bilemezsiniz. Bir bisikletim yoktu şu zamana kadar ancak arkadaşlarım beni hiç bisikletsiz bırakmadı. Yani onlardan fazla bile kullanmış olabilirim :))))Aslında bir bisikletim olmadığı için kullanamıyordum. Bir amcamın bana kendi bisikletini vermesiyle bisiklet özlemim sona erdi.
Merhabalar.
Silİnsan, Ankara'da dört tekerlekli arabayla bile trafiğe çıkmaya çekiniyor. Ankara yollarında ve trafiğinde bisiklet kullanmaya devam ediyor olmanız, gerçekten çok büyük cesaret, sizi kutlarım. Ancak, çok dikkatli olun.
Ben dört yıl kadar Almanya'da kaldım. Almanya'da çok rahat bir şekilde bisiklet kullanabilirim. Gerekli yerlerde bisikletliler için yapılmış özel yolları bile var. Hatta yeşil alanlarda hususi bisikletliler için yapılmış yolları bile var.
Allah'a emanet olun. Selam ve saygılarımla.
Ankara'yı özlediğimi hatırladım... :')
YanıtlaSilyaşanmışlık, duygular, bakış bir yeri özel yapar, o özel yerler de bizi biz yapar sanırım. bu da bir örneği sanki..
YanıtlaSil