ATA' YA SAYGI TURU PART 2 (11.05.2019)

 

Birinci Gün;

·       - Havza’ ya geliş

·       - Terkedilmiş yurtta kalış

·      -  Mustafa’nın mükemmel Tavuk Sotesi

   Her güzel şeyin bir sonu olurmuş. Belki de benim için daha güzel şeyler olur ha? Umudum yok ama J

   Ömerlerin ( Samsun’da ilk gece kaldığımız arkadaşlar)  evinde zar zor kalma faslından sonra heybelerimizi yüklendik. Önemli not: Bir daha böyle bir tura çıkarsam yanımdaki arkadaşlarımın hiçbirisine alarm kurdurmayacağım. Zaten uyanmıyorlar. İki dakikalık uyku sefamızın içine ediyorlar. Her neyse sabahın erken saatlerinde İLK ADIM’ a gidip Havza’ ya doğru yol aldık. Bu sırada aklımdaki bazı sorular: Yokuş var mı? Varsa ne kadar dik? Bunlarla cebelleşirken ‘ Amann be Hilal ne düşünüp duruyorsun? Sonunu düşünen kahraman olamaz.’ Deyip o güzel yeşil yola sürdüm bisikletimi. Zorlandığım anda ‘ Yaparsın Hilal!’ dedim. Yaparım! Güçlü bir insanım ben.

    Yola çıkmadan önce hava durumuna baktığımızda yağışlı bir hava görünüyordu. Fakat Havza’ya 24 km kalana kadar hava mükemmeldi. Fakat o 24 Km bizim için çilekeş dakikaların göstergesiydi. Yağmur tüm şiddetiyle bastırınca kimi durup beklemeyi kimi ise zaten ıslandık deyip sürmeyi tercih etti. Bu yağmurdan biz etkilendik ama heybelerimiz etkilenmesin diye Ahmet Abiyle durup bir güzel heybelerimizi streç filmle kapladık.

-           --Eğer biskletli bir tura çıkacaksanız hava durumuna göre hazırlanmayı önceden yapmanız tavsiye edilir J-

  Beyaz atlı bir prenses gibi yağmurun sert darbelerine karşı çelik gibi durdum. Yalpaladıysam da o, rüzgar ile karışık yağmur mermilerinin arasından kurtulmayı başardım ve kendimi Benzin istasyonuna attığımda ıslanmadık yerim kalmamıştı. Yazık Mustafa ayağımı öyle güzel streç filmle kaplamıştı ki bozulduğu için üzüldüm L Tüm yol arkadaşlarım gelince ve yağmur da geri çekilip bize izin verince yine yola düştük. Havza’ da Mustafa’nın bir tanıdığının kapatılan virane bir öğrenci yurduna gittik. Bu gece burada kalıyoruz. O korku filmlerini aratmayan terkedilmiş, pis, bir o kadar da ıssız yurt koridorlarında dolaşırken ürkmemek elde değil. Mustafa ve Ahmet abinin hazırladığı güzel yemekleri mideye indirdikten sonra tüm gece bize kaldı. Şarkılarla, türkülerle ve dertleşmelerle dolu güzel, naif bir ortamdan aldığım zevk tüm yorgunluğumu attı. ( Önemli not: Ramazanda Havza’ da akşam ezanına yakın alışverişe dair tüm yerler kapanıyor. Az daha yiyecek bir şey bulamıyorduk. Yani Ramazanda Havzadaysanız ne alacaksanız öğlen olmadan alın. ) Arkadaşlarım tek tek uyuduktan sonra aldım elime seni sevgili hayatıma yoldaş olan defterim. Birkaç meraklı bakışı defedip başladım satırlarını okşamaya. 85 km yol gelmişiz benim sevgili yoldaşım. Fırtınalı bir gecede terkedilmiş bir yurtta bir grup arkadaşla, korku filmlerini aratmayacak bir ortamdan iyi geceler diliyorum.

   Aaa şeyi unuttum. Samsun’ dan Havza’ ya gelirken yol kenarında ‘KELİN YERİ’ diye bir menemenci var. Efsane menemen yapıyor. Sucuklusundan kaşarlısına… Bir daha gelirsem mutlaka uğrayacağım. Acaba bıraktığım not hala orda olur mu? Heybem gittikçe ağırlaşıyor Yoldaş. Güzel anılar biriktirmekten…                                                      

        



Yorumlar

  1. Anlattıklarının gözümde tek tek canlanmasına kaç puan? Keyifle okudum. Ellerinize sağlık efenim. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben 10 puan veriyorum şimdiden :) Teşekkür ederim.

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

İlk Fotoğraf Karesi

Bir Acıya Kiracı

Kısa Bir Özgeçmişle Beraber Küçük Adımlar...